Giriş
Bodrum-Göcek-Bodrum rotası boyunca yelken açmak, Türk kıyı şeridinin güzelliğini sergileyen unutulmaz bir deneyimdir. Bu popüler yelken rotası, pitoresk koylar, çarpıcı plajlar ve tarihi yerlerin bir karışımını sunarak rahatlama ve keşfetmenin mükemmel bir kombinasyonunu sağlar. Bodrum’dan başlayarak, ziyaretçiler Göcek’in el değmemiş sularına doğru yelken açmadan önce şehrin zengin tarihini ve büyüleyici sahilini keşfedebilirler. Yol boyunca demir atıp dinlenmek için çok sayıda tenha koy ve plajın yanı sıra keşfedilecek büyüleyici sahil kasabaları bulunmaktadır. Bu güzergah, Türkiye’nin çarpıcı Turkuaz Sahili’nin en iyilerini yatla keşfetmek isteyenler için mükemmeldir.
Bodrum
Bodrum çıkışlı mavi turunuz Knidos’a doğru hareket ederek başlar. Mavi yolculukların en sevilen uğrak noktalarından olan Knidos, Datça yarımadasının ucunda yer alır ve pek çok etkileyici tarihi kalıntıya ev sahipliği yapar.
Knidos – Palamutbükü
Datça Yarımadası’nın en batısında, oldukça korunaklı bir nokta olan Knidos, asırlardır ticaret yolları üzerinde denizcilerin ve birçok medeniyetin uğrak yeri olan önemli bir antik kenttir. Dilerseniz tarihi zenginliklere sahip bu bölgeyi kısa mesafeli yürüyüşlere çıkarak keşfedebilirsiniz. Ardından pırıl pırıl denizi, yemyeşil doğası ve tertemiz havası olan Palamutbükü’ne doğru yola çıkarsınız. Buranın berrak denizinin keyfini çıkardıktan sonra Kargı Koyu’na doğru hareket edersiniz.
Kargı Koyu – Datça
Kargı Koyu’na ulaştığınızda masmavi sularına girebilir, dilerseniz çevresinde kısa yürüyüşler yaparak koyu keşfedebilirsiniz. Bir sonraki durağınız ise mavi turların uğrak noktası ve sevilen bir sahil beldesi olan Datça’dadır. Burada tarihi taş evleriyle ünlü Eski Datça’yı ve antik kent Knidos’u gezebilirsiniz. Su altı güzellikleri ile meşhur olan bu bölgeyi dalış yaparak keşfetmek de mümkündür. Datça, konumu gereği rüzgârlı bir bölgede bulunuyor olup, rüzgâr sörfü yapmak için de oldukça elverişlidir. Ardından, Dirsek Koyu’na doğru hareket edersiniz.
Dirsek Koyu – Bozukkale
Dirsek Koyu’nda yemek ve yüzme molası verebilirsiniz. Bir sonraki durağınız ise binlerce senedir gemilerin demir attığı Bozukkale’dir. Bozukkale, Rodos’a oldukça yakın olduğundan dolayı antik çağlarda stratejik bir öneme sahip olmuştur. Antik dönemde Rodos’un toprağı kabul edilen koydaki yerleşim yerinin adı Loryma veya Aplotheka olarak bilinir. Siz de tarihe tanıklık etmiş olan bu koyun masmavi ve berrak denizi ile eşsiz doğasının tadını çıkarabilirsiniz. Ardından, Turunç’a doğru hareket edersiniz.
Turunç – Kumlubük – Marmaris
Mavi bayraklı plajı ile ünlü olan Turunç’un eşsiz denizinin tadını ufak bir yüzme molası vererek çıkartabilirsiniz. Ardından Kumlubük’e doğru hareket edersiniz. Sessiz ve sakin olan bu koyda tüm gün denize girebilir, saatlerce kitap okuyabilir ve ekipmanlarınızı getirmeniz durumunda dalış yapabilirsiniz. Ardından, Marmaris’e doğru hareket edersiniz. Marmaris’ten sonraki durağınız ise Dalyan’dır.
Dalyan – Ekincik
Kilometreler boyunca uzanan İztuzu Kumsalı, nehir deltası, doğal su yolları, gölleri, tepeleri, çam ağacı ormanları ve turkuaz denizi ile gerçek bir cennet. Bu bölgede Dalyan’da bulunan antik şehri gezebilir, çamur banyosu veya sahilde yürüyüş yapabilir ve muhteşem denizin tadını çıkarabilirsiniz. Dalyan ayrıca deniz kaplumbağalarının en önemli yumurtlama merkezlerinden birisidir. Dolayısıyla, yürüyüşünüz esnasında bu sevimli dostlara rastlamanız olasıdır! Tekne kiralayarak çıktığınız mavi tur tatilinizin sonraki durağınız ise doğası ve korunaklı yapısı ile mutlaka uğranılması gereken koylardan biri olan Ekincik’tir. Dilerseniz kısa yürüyüşlerle bu koyu keşfedebilir veya berrak sularında yüzebilirsiniz. Ardından Göcek’e doğru hareket edersiniz
Göcek Koyları – Göcek
Muhteşem doğal güzelliklere ev sahipliği yapan korunaklı Göcek Koyları mavi yolculuk rotalarının en unutulmaz durakları arasındadır. Fethiye Körfezi’nin batı ve kuzeybatı yönünde sıralanmış olan, Kızılada, Delikli Adalar, Zeytin Adası ve Domuz Adası’na uğrarsınız. Ardından Kleopatra Hamam’ı, Bedri Rahmi Koyu, Göbün Koyu ve son durak olarak Fethiye çıkışındaki ada olan Şövalye Adası’nı ziyaret edersiniz. Ardından, Yassıca’ya doğru hareket edersiniz. Eğer kısıtlı zamanınız var ise Fethiye saatlik tekne kiralama ile sadece 1 gününüzü de hızlıca planlayabilirsiniz.
Yassıca – Hamam Koyu
Yassıca’da iskelenin hemen yanı başında, bir bölümü sular altında kalmış Bizans manastırı kalıntılarını görürsünüz. Tekneden çıkıp kıyı boyunca ve orman içinde keyifli bir yürüyüş yapabilir veya Yassıca’nın pırıl pırıl denizinde yüzebilirsiniz. Bir sonraki durağınız ise mavi yolculuk ve günübirlik tekne turlarının uğramadan geçmediği Hamam Koyu’dur. Bu koyda ufak bir yüzme molası verebilirsiniz. Ardından, Tershane Koyu’na doğru hareket edersiniz.
Tersane Koyu – Ağa Limanı
Denizi muhteşem olan Tersane Adası, aslında 1923 yılında, mübadele sonrasında boşaltılmış eski bir Rum Köyü’dür. Osmanlı zamanında tersane olarak kullanılması sebebiyle bu ismi almıştır. Osmanlı, Bizans ve Yunan medeniyetlerine ev sahipliği yapan Tersane Adası’nda pek çok tarihi kalıntı bulunur ve çevresinde pek çok zeytinliğe ev sahipliği yapar. Yöre halkı keçilerini buraya bıraktığı için bol bol keçi sesi de duymak mümkündür. Pırıl pırıl, derin ve serince bir suyu olan Tersane Koyu’nda yürüyüş için uygun patikalar da bulunur. Bir sonraki durağınız ise Ağa Limanı’dır. Burada bir yüzme molası verip, ardından Kadırga’ya doğru harekete geçersiniz.
Kadırga – Serçe Limanı – Bozburun
Rüzgâra karşı korunaklı bir bölge olan Kadırga Koyu adeta açık denizin ortasında yer alır. Tertemiz denizi ve yemyeşil doğası ile burada keyifli bir yüzme molası verebilirsiniz. Ardından Serçe Limanı’na doğru hareket edersiniz. Bu koy, etrafını saran yüksek kayaların rüzgârı kesmesi sebebiyle oldukça sakindir. Ardından sevilen sahil kasabası Bozburun’a doğru yola çıkarsınız. Balık restoranları ve kendine has guletleri ile ünlü olan Bozburun, mavi yolculukta mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır.
Selimiye Koyu – Orhaniye
Orhaniye Koyu ya da diğer adı ile Keçibükü, Hisarönü Körfezi’nin iç kısımlarında yer alır. Dağlarla çevrili olduğundan dolayı rüzgâra karşı korunaklı olan bu koy su sporları için de oldukça uygun bir alan sunar. Koyun güneydoğu yönünde sonlandığı noktada denize dökülen küçük bir çay, dağlardan getirdiği kumu ve toprağı denize taşımıştır. Böylelikle, sahil kısmından başlayıp, denizin iç kısmına doğru üzerinde yürünebilen kırmızımsı bir kum yolu oluşmuştur. Demir aldıktan sonra, balık restoranlarının merkezi olan Selimiye’de bir akşam yemeği molası verebilirsiniz. Ardından, Bencik Koyu’na doğru hareket edersiniz.
Bencik – Çiftlik
İnce, uzun ve korunaklı bir koy olan Bencik’in batı ve doğu kısımlarında gecelemeye elverişli birçok nokta bulunmaktadır. Mavi tur teknelerinin uğrak yeri olan koyda mutlaka bir gece kalmanızı öneririz. Çevresi çam ağaçları ile kaplı olan Bencik Koyu’nun berrak sularında yüzebilir ve muhteşem doğasının tadını çıkarabilirsiniz. Marmaris’in en beğenilen sahillerinden biri de Çiftlik Koyu’nda bulunan Çiftlik Plajı’dır. İri taneli kumsalı ve adeta içme suyu gibi olan tertemiz denizi ile Muğla’nın cennet noktalarından bir tanesidir. Ardından, İnceburun’a doğru hareket edersiniz.
İnceburun
Günlük tur teknelerinin oldukça sık uğradığı İnceburun, yaz sıcağının ortasında serinlemek isteyenler için ideal bir yerdir. Denizi açıkta olması sebebiyle oldukça derin ve serindir. Demir aldıktan sonra Knidos’a doğru hareket edersiniz.
Knidos – Bodrum
Datça’nın tarihsel hazinesi Knidos Antik Kenti…Geçmişte bilim, mimarlık ve sanatta çok ileride olan bir medeniyete ev sahipliği yapmış olan bu antik şehrin nefes kesici tarihi kalıntılarını gezmek için ikinci bir şansınız olur. Burası sadece tapınak ve tiyatrolardan ibaret antik bir bölge değil; aynı zamanda döneminin en önemli liman kentlerinden biri. Çünkü Knidos, Ege ve Akdeniz’in birleştiği noktada yer alıyor. Bu büyülü bölgeyi ziyaret ettikten sonra Bodrum’da yolculuğunuzu sonlandırmak üzere demir alırsınız.
